Faik Yeni
Faik Yeni
Faik Yeni
Faik Yeni

Özel Eğitim

Odak noktası Öğrenme

 

Özel eğitim kavramının sözlük anlamı nedir?

Öğrencilerin, zihinsel ve bedensel özelliklerine göre özel eğitim yapan okullardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz:

-                      Görme Engelliler Okulu, (SBS

-                      İşitme Engelliler Okulu, HBS

-                      Zihinsel Engelliler Okulu (GBS)

-                      Vücutça Engelliler Okulu, (KBS)

-                      Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrenciler Okulu, (LBS)

-                      Özel Eğitime Muhtaç Olan Öğrenciler Okulu (ES)

 

Söz konusu olan okullar Türkiye’de var mıdır?

Yukarıda sıralanan

-                      Görme engellilerin okulu, (SBS

-                      İşitme engellilerin okulu, HBS

-                      Vücutça engellilerin okulu, (KBS)

-                      Zihinsel Engellilerin Okulu (GBS) Türkiye’de vardır. Bu okullara öğrenci kaydı sağlık kurumlarının verdiği rapora göre yapılır.

-                       

-                      Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu, (LBS)

-                      Özel Eğitime Muhtaç Olan Öğrencilerin Okulu (ES) Türkiye’de yoktur.

 

Öğrenme güçlüğü ve özel eğitime muhtaç olan öğrencilerin Türkiye’deki eğitimi nasıl yapılmaktadır?

- Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu, (LB) ile,

- Özel Eğitime Muhtaç Olan Öğrencilerin Okulu (EH) yoktur. Bu öğrenciler bulundukları sınıflarda sınıf öğretmenlerinden aldıkları ek yardımlarla eğitilmeye çalışılır.

 

Öğrenme güçlüğü olan ve özel eğitime muhtaç olan öğrencilerin, Almanya’da neden kendilerine özgü okulları vardır?

Öğrenme güçlüğü olan öğrencilerin, bir konuyu öğrenmede diğer öğrencilerden daha çok yardıma ve zamana ihtiyacı vardır. Örneğin, 25 kişilik bir sınıfta bu tür öğrencilerin bulunması, hem normal öğrencilerin, hem de öğretmenin zamanın bir kısmını bunlara ayrılacağı için sınıfın başarı durumu düşer. Bunu önlemek için öğretmen, bina ve materyallere büyük harcamalar yapılarak bu okullar açılmaktadır.

 

Bir öğrencinin öğrenme güçlüğü yaşadığı nasıl tespit edilir?

Derslere karşı isteksizliği, okula gitmek istememesi, çeşitli bahanelerle devamsızlığı, okuldan kaçması, notlarının düşük oluşu öğrencinin öğrenmede güçlük çektiğinin belirtilerinden bir kısmıdır.

 

Öğrenme zorluğu tespit edilen öğrenci için nasıl bir çalışma programı uygulanır?

Sınıf öğretmeni yukarıda sıralanan olumsuz davranışları tespit edilen öğrenciyi bir süre müşahade altında bulundurur. Velisiyle ilişki kurarak bu durumların ortadan kaldırılmasına çalışır. Başarılı olamazsa okul müdürünü haberdar eder. Her ders yılı en az bir defa toplanan öğretmenler kuruluna bu konuyu getirir, o sınıfta dersi olan diğer öğretmenlerin görüşü alınır, mümkünse çözüm yolları araştırılır.

 

Bu çalışma programından beklenen olumlu sonuç elde edilemezse ne yapılır?

Okulun yaptığı tüm ek tedbirlere rağmen öğrencinin durumunda olumlu bir gelişme olmazsa yörenin bağlı olduğu ilgili özel öğretim ve eğitim kurumuna başvurulur. Buradan özel pedagojik formasyona sahip bir eğitmen, öğrencinin sınıfına gelir bir ders yılı boyunca öğrenciyi bulunduğu ortamdan ve arkadaşlarından ayırmadan müşahade altında bulundurur. Gereken yardımları yapar. Bu süre içinde yine olumlu sonuca varılamazsa eğitim ve öğretimin özel eğitime muhtaç olan çocukların okulunda öğretime devam edilmesi önerilir. Bu amaçla yukarıda söz konusu olan özel eğitim kurumundan bir sınav komisyonu istenir.

 

Test komisyonu kimlerden oluşur?

Test komisyonu, Öğrenmede Güçlüğü Olan Öğrencilerin Okulu, (LBS) Özel Eğitim ve Öğretime Muhtaç Olan Öğrencilerin Okulu’ndaki (ES) pedagoglardan oluşur. Sınav, öğrencinin anadilinde yapılır. Böylece lisan yetersizliğinin sınav sonuçlarını etkilemesinin önüne geçilmesi sağlanır.

Bu arada öğrenci bir sağlık kurumundan sağlık raporu alır. Bu rapor onun öğrenmesine etki edebilecek duyu organlarında bir engelin olup olmadığı ile ilgilidir.

 

Test komisyonunun elde ettiği sonucu kimler değerlendirir?

Uygulanan test iki ana çalışmadan oluşur. Bunlardan

Birincisi: Genel başarı testi

İkincisi: Öğrenim seviyesini tespit testidir.

 

Genel başarı testi: Okuma-yazmayı gerektirmeyen, tamamen çocuğun günlük yaşamından alınan konular, resim ve çizimler halinde çocuğa verilir, anadilinde açıklamalar yapıldıktan sonra üçer örnek yaptırıldıktan sonra benzerlerinin yapılması çocuktan istenir.

 

Öğrenim seviyesinin tespiti: Öğrenci, bulunduğu sınıfın öğrenim seviyesinin neresinde yer aldığını saptamak içindir. Bu saptama, ileride gerektiğinde sınıfının belirlenmesinde yararlanılır.

Elde edilen sonuçları öncelikle Öğrenmede Güçlüğü Olan Öğrencilerin Okulu, (LBS) Özel Eğitime Muhtaç Öğrencilerin Okul (ES) müdürü inceler. Testlerden başarılı sonuç elde edildiyse öğrenci okulunda kalır. Testten elde edilen sonuçlar ışığında ilgililere (sınıf öğretmeni ve veli) bilgi verilir ve önerilerde bulunulur.

Test sonucu olumsuzsa, dosya tüm verilerle birlikte Schulamt’a (Eğitim Müdürlüğü) gönderilir. Eğitim müdürlüğünün ilgili dairesi öğrencinin dosyasını inceler. Test uygulamasında bir eksiklik ya da hatanın olup olmadığına bakar ve sonucu öğrencinin velisine bildirir.

 

Eğitim Müdürlüğü (Schulamt) testten elde edilen sonucu veliye tebliğ ettikten sonra itiraz hakkı var mıdır? Bundan sonra hangi yol izlenir?

Öğrenci velisinin, çocuğun, Öğrenmede Güçlüğü Olan Öğrencilerin Okulu, (LBS)/ Özel Eğitime Muhtaç Öğrencilerin Okulu’na (ES) gönderilme kararına itiraz etme hakkı vardır. İtirazın haklı nedenleri görülürse öğrenci yarım ders yılı daha okulunda son bir denemeye tabi tutulur.

 

Öğrenci bu yarım ders yılı denemesinden sonra da olumlu gelişim gösteremezse ne olur?

Bu süreden de olumsuz sonuç alınırsa, öğrenci, Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu, (LBS)/Özel Eğitim ve Öğretime Muhtaç Olan Öğrencilerin Okulu’na (ES) gönderilmesine karar verilir.

Velinin bu karara da itiraz hakkı vardır. Bu kez çözüm mahkeme tarafından verilecek karara bağlıdır. Bu karar kesindir. Tüm bu çalışmalar boyunca öğrencinin mağdur olmaması için kendi okulunda alıkonur.

 

Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu (LBS) ve Özel Eğitime Muhtaç Öğrencilerin Okulu (ES) ‘nun özellikleri nelerdir?

Her iki okul türünde öğrenci sayısı diğer okullara oranla azdır. Ders materyalleri öğrencilerin özelliklerine göre seçilir. Öğretmenler, bu tür öğrencilerin eğitimine göre yetiştirilir. Öğretmenlerin öğrencilere ayıracağı zaman yeterlidir. Öğrenciler her an öğretmenin yardımını alabilirler.

 

Eğitim süresi kaç yıldır?

Eğitim süresi diğer okullardaki gibi zorunlu öğrenim süresi olan 10 yıldır.

 

Öğrenciler bu okuldaki durumlarına göre nasıl değerlendirilirler?

Öğrencilerin bu tür okullara gitmesi kesinse, zaman geçirmeden gerçekleştirilmeli, bir an önce derse başlamalıdır. Çeşitli nedenlerle meydana gelecek gecikmeler, bu okulda da amaca ulaşmasını olumsuz yönde etkileyebilir.

Bu okullara devam edip de derslerinde başarı gösteren öğrenci ara sınıflardan eski okuluna gönderilebileceği gibi, bu okullardan da HS Abschluss diploması alabilir.

 

Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu (LBS)’nda HS’yi bitiren bir öğrencinin bundan sonraki eğitim ve öğretim durumu nasıl devam eder? Hangi meslekleri öğrenebilir?

HS bitirip diploma alan bir öğrencinin gidebildiği bütün meslek okullarına devam edebilir. Bir farkla, arzu ettiği bir meslek okulunda bir yıl hazırlık sınıfına devam eder.

 

Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu (LBS)’nu bitirip diploma alan bir öğrenci hangi meslekleri öğrenebilir?

Gideceği meslek okulunun özelliğine göre 2-3 yıl öğrenim gördükten sonra oto tamircisi, boya-badana, su ve kalorifer tesisatçısı ve benzeri gibi mesleklerde kalfa olabilir.

 

Bu okulu bitirip de meslek sahibi olan öğrencileriniz var mıdır?

Sayılarını bilemeyeceğim kadar çoktur. Bunlar doktor yardımcısından oto tamircisine; hemşiresinden ustabaşısına (Meister) kadar olanlar vardır.

 

Özel Eğitimin Önemi

 

1. Çocuk eğitiminin önemi

Bugünün çocukları, yarının büyükleri olacak. Onları ne kadar iyi yetiştirirsek geleceğimiz o oranda aydınlık olacaktır. Burada en önemli unsur çocuğun yeteneklerine, kabiliyetine göre okulunu seçmektir. Bu iş yapılırken hislerimizin doğrultusunda bir okul seçmek değil, veli, okul, öğrenci sacayağının birlikte verecekleri karara göre uygun olan okul seçilmelidir. Buna riayet edilmezse ileride istemediğimiz sonuçla karşılaşabilir, çabalarımız boşa çıkmış olur.

 

2. Çocuğun gelecekte başarılı olabilmesi için dikkat edilmesi gereken hususlar

A Lisan:

 

- Çocuk en az 3 yıl Ana okuluna gönderilmeli

- Çocukla evde iki dilde (Türkçe-Almanca/Fransızca/İngilizce vs.) konuşmalı

- Bulunduğu ülkenin dilini konuşan çocuklarla oynaması sağlanmalı

- Kısacası, Çocuk, okula başladığında lisan sorunu olmamalı

 

B Ev ödevleri:

 

- Öğrencinin her gün ev ödevinin olduğunu unutulmamalı

- Gerektiğinde ev ödevlerine yardım edilmeli

- Sınıf öğretmeni sık sık ziyaret edilmeli, öğrenci hakkında bilgi alınmalı !!!!!

- Çocuğun boş zamanlarında spor, sosyal etkinlikler ya da benzer faaliyetlere katılması sağlanmalı, sokağa salınarak gelişi güzel vakit geçirmesine izin verilmemeli,

- Çocuğa baskı yapmamalı, onurunu kırıcı söz ve hareketlerden kesinlikle kaçınılmalıdır.

 

3. Kardeşler arasında farklılıklar vardır

Her çocuk ayrı bir özelliğe sahiptir, birinin gösterdiği başarıyı diğerinden bekleyemeyiz, kardeşlerden biri üniversiteyi bitirirken, diğeri mecburi öğrenim kurumlarının ara sınıflarından belge alarak ayrıldığını görüyoruz.

 

Sporcu/Bilim adamı

Ressam/Müzisyen

 

Burada önemli olan öğrencinin başarı gösterdiği yönleri tespit etmek ve bunları geliştirmektir

 

4. Bir öğrencinin öğrenme güçlüğü yaşadığı nasıl tespit edilir?

 

- Derslere karşı isteksiz olur,

- Dersi dinlemez,

- Okul ödevini yapabilmek için öğretmen ya da arkadaşlarından ek yardım talep eder,

- Okula gitmek istemez,

- Çeşitli bahanelerle okuldan geri kalır,

- Okuldan kaçar,

- Notları düşük olur vs.

 

Öğrenci bir yıl sınıfta kalmış, ikinci ders yılında da sınıfta kalma tehlikesi varsa bu öğrenci öğrenme güçlüğü çekiyor, demektir.

 

5. Öğrenme güçlüğü tespit edilen öğrenci için nasıl bir çalışma programı uygulanır?

 

- Sınıf öğretmeni Öğrencinin Velisiyle ilişki kurar

- Okul müdürünü haberdar eder.

- Öğrencinin durumu Öğretmenler kuruluna getirilir. O öğrencide dersi olan diğer öğretmenlerin görüşleri alınır, mümkünse çözüm yolları araştırılır.

 

6. Bu çalışma programından beklenen olumlu sonuç elde edilemezse ne yapılır?

 

- Öğrencinin öğrenim düzeyini belirten bir rapor tutulurve dosyasına ilave edilir.

- Yörenin bağlı olduğu özel öğretim ve eğitim kurumuna başvurulur.

- Buradan özel pedagojik formasyona sahip bir eğitmen, öğrencinin sınıfına gelir, bir ders yılı boyunca öğrenciyi bulunduğu ortamdan ve arkadaşlarından ayırmadan müşahade altında bulundurur. Gereken yardımları yapar. Bu süre içinde yine olumlu sonuca varılamazsa, eğitim ve öğretimin özel eğitime muhtaç olan çocukların okulunda devam etmesi önerilir.

- Eğitim Müdürlüğü bu amaçla yukarıda söz konusu olan özel eğitim kurumundan bir test komisyonunu görevlendirir.

 

7. Test komisyonu kimlerden oluşur?

 

- Test komisyonu bu konuda özel olarak yetiştirilmiş pedagoglardan oluşur.

- Test, öğrencinin anadilinde yapılır. Böylece lisan yetersizliğinin sınav sonuçlarını etkilemesinin önüne geçilmesi sağlanır. (Öğrencinin test yapılması için veliye duyuru yapıldığında, veli bir ön koşul olarak testin anadilde yapılmasını istemelidir.)

- Bu arada öğrenci bir sağlık kurumundan sağlık raporu alır. Bu rapor, onun öğrenmesine etki edebilecek duyu organlarında bir engelin olup olmadığını tespit etmek içindir.

 

8. Test komisyonunun elde ettiği sonucu kimler değerlendirir?

 

- Uygulanan test iki ana çalışmadan oluşur. Bunlardan

- Birincisi genel başarı testi,

- İkincisi öğrenim seviyesini tespit testidir.

- Genel başarı testi okuma-yazmayı gerektirmeyen, tamamen çocuğun günlük yaşamından alınan konular, resim ve çizimler halinde verilir, Anadilinde açıklamalar yapıldıktan sonra üçer örnek yaptırılır.

Örnek: Bir resim tablosu içinde değişik pozisyonlardaki şemsiyeler buldurulur. Örneklerin nasıl yapıldığı anlaşıldıktan sonra test bölümüne geçilerek benzerlerinin yapılması istenir.

- Öğrenim seviyesinin tespitinde ise, öğrenci, bulunduğu sınıfın öğrenim seviyesinin neresinde yer aldığı saptanır. Bu saptama, ileride gerektiğinde sınıfının belirlenmesine ışık tutar.

- Elde edilen sonuçları öncelikle Öğrenmede Güçlüğü Olan Öğrencilerin Okulu, (LBS) müdürü inceler. Testlerden başarılı sonuç elde edildiyse öğrenci okulunda kalır. Testten elde edilen sonuçlar ışığında ilgililere (sınıf öğretmenine ve veliye) bilgi verilir

- Test sonunda elde edilen bilgiler Test komisyonu ve sınıf öğretmeninin ortak çalışması sonunda bir rapor halinde dosyaya eklenir.

- Test sonucu olumsuzsa, dosya tüm verilerle birlikte Eğitim Müdürlüğü’ (Schulamt) ne gönderilir. Eğitim müdürlüğünün ilgili dairesi öğrencinin dosyasını inceler. Test uygulamasında bir eksiklik ya da hatanın olup olmadığına bakar ve sonucu öğrencinin velisine bildirir.

 

9. Eğitim Müdürlüğü (Schulamt) testten elde edilen sonucu veliye tebliğ ettikten sonra velinin itiraz hakkı var mıdır? Bundan sonra hangi yol izlenir?

 

- Eğitim Müdürlüğü’nün verdiği karara, belli bir süre içinde, öğrenci velisinin itiraz etme hakkı vardır.

- İtirazın haklı nedenleri görülürse öğrenci yarım ders yılı daha okulunda son bir denemeye tabi tutulur. Son bir fırsat daha verilir.

10. Öğrenci bu yarım ders yılı denemesinden sonra da olumlu gelişim gösteremezse ne olur?

 

- Bu süreden de olumsuz sonuç alınırsa öğrenci Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu, (LBS) gönderilmesine karar verilir.

- Velinin bu karara da itiraz hakkı vardır. Bu kez çözüm mahkeme tarafından verilecek karara bağlıdır. Bu karar kesindir.

- Tüm bu çalışmalar boyunca öğrencinin mağdur olmaması için kendi okulunda alıkonur.

- Görüldüğü gibi son derece titiz çalışmalar sonunda öğrencinin eğitim ve öğretimi için en uygun olanı ortaya çıkarılmaya çalışılır.

Burada önemli bir noktaya değinmek istiyorum:

 

Öğrencinin, bulunduğu okulda başarı gösteremeyeceği kesin olarak saptandığı halde, gereksiz itirazlarla yeni okuluna devam etmesi geciktirilirse (ki, yukarıda izah etmeye çalıştığım, itirazdan meydana gelecek gecikme yaklaşık 2 ders yılını bulur), bu kez yeni okulunda da istenen başarıya ulaşması tehlikeye girer. Bu durumu bilen Alman veliler, çocuğunun öğrenme zorluğu çektiğini öğrenir öğrenmez, zaman geçirmeden ilgili makamlara yardımcı olarak, bir an önce yeni okuluna devam etmesini sağlarlar.

 

11. Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu’ (LBS) nun özellikleri nelerdir?

 

Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu, Hem Türk velileri, Hem yazılı basın, Hem de televizyonlar tarafından yanlış algılanıyor. Veliler, birileri tarafından yanlış yönlendiriliyor. Yazacak konu bulamayan gazeteler kaynağından değil de duyumlara göre bilgi edinenerek velilere hoş görünmek, bu nedenle daha çok satabilmek, Televizyonlar velileri ekrana bağlamak, daha çok reklem izletmek amacını güden yayın yapıyorlar. Zekâ Özürlülerin Okulu ile bu okul tipi birbirine karıştırılıyor. Oysa bu okula, davranış bozukluğu olmayan, zihinsel yönden engeli olmayan öğrenciler alınmaktadır.

- Bu okul türünde öğrenci sayısı diğer okullara oranla azdır.

- Ders materyalleri öğrencilerin özelliklerine göre seçilir.

- Öğretmenler bu tür öğrencilerin eğitimine göre yetiştirilir.

- Öğretmenlerin öğrencilere ayıracağı zaman yeterlidir.

- Öğrenciler her an öğretmenden yardım almaları sayesinde kendi ayaklarının üzerinde durabilmeyi öğrenirler.

 

12. Eğitim süresi kaç yıldır?

 

Eğitim süresi diğer okullardaki gibi zorunlu olan toplam 10 yıldır.

 

13. Öğrenciler bu okuldaki durumlarına göre nasıl değerlendirilirler?

 

Öğrenciler bu okulda derslerinde başarı gösterir, geldiği okulun derslerini başaracak duruma geldiğine kanaat getirilirse üç haftalık bir deneme süresince ara sınıflardan eski okuluna gönderilir, bir sınıf aşağıdan başlatılırlar. Başarılı olamayanlar tekrar geri gelirler.

 

Okul değiştirmek öğrencinin intibakı açısından mecbur kalınmadıkça önerilen bir husus değildir. Öğrenimine bu okulda devam ederek HS diploması alması mümkündür. Ancak bu diploma HS’nin 9. sınıfına denktir.

 

14. Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu (LBS)’nda HS’yi bitiren bir öğrencinin bundan sonraki eğitim ve öğretim durumu nasıl devam eder? Hangi meslekleri öğrenebilir?

 

LBS okulunda HS’yi bitirip diploma alan bir öğrenci normal okuldan HS diploması alan bir öğrencinin gidebildiği bütün meslek okullarına devam edebilir. Arzu ettiği bir meslek okulunda bir yıl hazırlık sınıfında okur. Başarılı olursa meslek okuluna devam eder.

 

15. Öğrenmede Güçlük Çeken Öğrencilerin Okulu (LBS)’nu bitirip diploma alan bir öğrenci hangi meslekleri öğrenebilir?

 

Gideceği meslek okulunun özelliğine göre 2-3 yıl öğrenim gördükten sonra oto tamircisi, boya-badana, su ve kalorifer tesisatçısı ve benzeri mesleklerde kalfa olur.

 

16. Bu okulu bitirip de meslek sahibi olan öğrencileriniz var mıdır?

 

Sayılarını bilemeyeceğim kadar çoktur. Bunlar doktor yardımcısından oto tamircisine; hemşireden ustabaşısına (Meister) kadar meslek sahibi olanlar vardır.

 

17. Sonuç

Bu açıklamalardan sonra sonuç olarak şöyle diyebiliriz. Bazı çevrelerin dediği gibi “Türk Çocukları Sonderschule’ye gönderiliyor” şeklindeki sözlerin abartılı bulduğunu söylemek isterim.

 

Aşağıdaki istatistik sonuçları bu fikrin en açık ifadesidir:

Türklerin yoğun bulunduğu semtlerde bulunan bir okulun öğrenci sayısı

158

Bu okulda okuyan Türk çocuklarının toplam sayısı

29

Bu rakamları oran olarak ifade etmek gerekirse genel öğrenci sayısının

1/5

Diğer bir ifadeyle genel öğrenci sayısının

% 18

Almanya genelinde Sonderschule’ye giden Alman öğrencilerin oranı

% 4

Almanya genelinde Sonderschule’ye giden Türk öğrencilerin oranı

% 6

 

Alman öğrencilerle Türk öğrencilerin arasındaki % 2’lik farkın nedenleri:

 

a) İki toplum arasındaki eğitim düzeyinin farklılığı

b) Ölçme ve değerlendirmede kullanılan dilin çocuğa uygun olmayışı

c) Uygulanan testin Türk toplumuna tam olarak uygun olmayışı

 

ÖZEL EĞİTİM GÖREN ÖĞRENCİLERİN

ANA BABALARININ EĞİTİM DÜZEYİ

 

Görevli bulunduğum okulda yaptığım anket sonuçlarını aşağıda veriyorum:

 

Ankete katılanların sayısı 72

Anneler

Sayı

Babalar

Sayı

 

Okuma-yazma bilmeyenlerin sayısı

Okuma-yazma bilenlerin sayısı

İlkokul mezunu olanların sayı

 

 

44

23

5

 

Okuma-yazma bilmeyenlerin sayısı

Okuma-yazma bilenlerin sayısı

İlkokul mezunu olanların sayı

Ortaokul mezunu olanlar

 

 

2

45

23

2

 

ANA OKULU VE HAZIRLIK SINIFLARI

 

Ankete katılan öğrencilerin sayısı 139

 

Gidenler

Gitmeyenler

Ana Okulu

62

77

Hazırlık Sınıfı

76

63

 

AİLEDE BULUNAN ÇOCUK SAYISI

 

Ankete katılan öğrencilerin sayısı 139

 

Aile sayısı

3

13

39

25

27

16

10

4

2

Çocuk sayısı

2

3

4

5

6

7

8

9

11

 

Bugün (2000 yılı itibariyla) memnuniyetle söyleyebilirim ki, yeterli bulmasam da, eğitimde son 15-20 yılda olumlu yönde, önemli gelişme gösterdik. Bir toplumun yaşayabilmesi için gerekli olan tüm meslek ve iş dallarına sahibiz. Doktorundan-Avukatına, Mühendisinden-Ustabaşısına, İşyerinden-Ticaret hanesine kadar yetişmiş elemanımız vardır. Bu duruma 35 sene gibi bir süre içinde geldiğimizi göz önüde bulundurursak, önemli yol katettiğimiz anlaşılır. Bu gelişimi önümüzdeki yıllarda da sürdürebilirsek (ki, sürdürmek zorundayız) insanımızın Avrupa’da daha iyi yerlere geleceğinden kuşkum yoktur. Gelişmelere bir de bu açıdan bakarsak karamsar olmamıza gerek olmadığı anlaşılır.

 



Druckversion | Sitemap
© FaikYeni